Sınırlı Sayıda Üretim Ayrıcalığı
Teknolojinin çok yönlü gelişmesinin avantajlarını tüketim çılgınlığı içinde heba eden, kolayca ulaşabildiği her şeyden yine kolayca vazgeçen insanlara dönüştük ne yazık ki. Bu öyle bir ruhsal boşluk ki kimsenin kimseyi gerçek manada dinlemeye, anlamaya vakti yok. Moda odaklı alanlarda da benzer bir durum söz konusu. Seri üretim dünyasında benzer seçeneklere maruz kalındığında zamanın ruhunu yaratıcı bir şekilde kullanmak; zamanın etkisini benzersiz ürünlerle ortaya çıkarmak; yenilikçi ve yaratıcı ürünlerle hikaye anlatmak pek de kolay değil aslında. Seri üretimi değil sınırlı sayıda olanı ortaya çıkarmak; kendi özgün tarzınla hayatı tasarlamak; yaratıcı yönünü eğitimle, deneyimle, cesaretle geliştirmek kısacası en zorunu seçmek mücadeleci bir ruhun da yansımasıdır aynı zamanda. Çünkü özgün moda tasarımları sadece somut ürünlerin ayırt edici bir özelliği değil aynı zamanda hem tasarlayan hem de sınırlı sayıda olanı kullanmayı tercih edenlerin değişen küresel yaşam koşullarında kendi olarak var olma çabasını da ortaya koyan bir anlayıştır.
Küresel Kazanç Sistemi
Küresel ekonomi ve piyasa koşullarının dayattığı kar odaklı moda anlayışını reddetmek; estetiği, yaratıcılığı seçmek; bilim ve teknolojiyi kaliteyle buluşturarak; sembolik değerleri somutlaştırmak ve sürdürülebilir dönüştürülebilir yaşamdan yana taraf olmak gerçekten kolay değildir. Çünkü moda dünyasında ürün tasarlamak sadece yaratıcılık yönünün varlığıyla açıklanabilecek basit bir süreç değildir. Sadece bir giysiyi değil zaman ve yaşam stilini etkileyen bir geleceği de tasarlarsınız. Dolayısıyla moda tasarım sürecinde tüm bu noktalar dikkate alınarak hareket edilmelidir. Felsefi ve görsel yönü gelişen tasarımcılarının küresel pazarlarda rekabet edebilecek özgünlükte farklı tasarımlar ortaya koyması da aynı zamanda yaratıcılık kapsamlı bir araştırma ve araştırmayı yönlendirme becerisi de gerektirdiğinden bir süreç işidir.
Fırsatlar ve Riskler
Moda tasarımcısı, özgün tasarımlar için ayrıca geleneksel kültürden ve doğanın şifacı yönünden beslenmek zorundadır. Çağdaş tasarımların dünya pazarındaki yerini öngörebilmesi için tüm zamanların modasına hakim bir bilgi ve deneyime de sahip olmalıdır. Yazının en başında da belirttiğim gibi maddi kazanca odaklı seri üretim koşullarında limitet üretimi yani sınırlı sayıda olanı tasarlayıp pazarlayabilme koşulları gerçekten kolay oluşmamaktadır. Sınırlı sayıda ürün tasarlamanın fırsatları ve risklerini doğru analiz ederek marka stratejisinin uygulanmasına odaklanmak, bunu güçlendirmek modanın kişiye özel yeniden yapılandırılmasının da koşullarıdır. Giysi üretmek için otomatik makinelerin kullanılması değil özel ölçülere uyan, el yapımı giysilerden yana tercih kullanımıdır.
Neden Sınırlı Sayıda üretim?
Peki bunca zorluğa rağmen sınırlı sayıda ve kişiye özel tasarımlar neden bu kadar dikkat çekmeye başladı? Özellikle benim gibi tasarladığı ürünle kişiye tek ve özel duygusu hissettiren tasarımlar küresel moda pazarı içinde var olma noktasında aslında büyük bir risk değil midir? Bu sorunun yanıtı bireyin kültürü, değer yargıları, deneyimleri gibi birçok kategori üzerinden elbette farklılık gösterecektir. Ama bir tercih meselesi olduğu da aşikardır. Aynı ürünlerin eş zamanlı partiler ve seri üretim şeklinde moda olarak küresel dünyaya pazarlanması benim nazarımda estetikten, yaratıcılıktan, üretkenlikten uzak bir gerçeği ortaya koyuyor. Küresel pazarın sunduğu birbirine benzer tercihler içinde tercih yapmaya mecbur bırakılma halinin yaratıcı ve tutkulu yanımızı yaraladığını düşünüyorum. Bu yüzden hem ruhumdaki fırtınaları anlatıp iyileşmek hem de benzer durumda olanlara doğanın şifa veren gücüyle dokunması için ben, kişiye özel tasarım yolunu seçtim. Bu karar sadece o kişileri değil beni de özel, değerli hissettiren bir şifa kaynağı gibi…
Kişiye Özel Tasarımlar
Hepimiz görüyoruz ki tüketimin kontrolsüz artışı küresel bir tehdit haline geldi ve yaşamlarımızın bundan etkilenmemesi mümkün değil. İhtiyaçtan fazlasını üretmek kadar tüketmekte ortaya çıkan ürünün değersizleşmesine neden olmuş durumda. Modanın sürdürülebilir yaşama katkı sunan tarafta durması bu nedenle yaşamsal bir öneme sahip. Kişiye özel bilinçli tasarımlar yani tasarlananın kişiselleştirilmesi gerçekten çok önemli. Kişinin böylelikle satın aldığı ürünle ilgili değer algıları artıyor, satın alınan ürünün kullanım ömrünü uzuyor, ihtiyaçtan fazlasına el uzatılmıyor, duygusal tatminin artıyor ve en değerlisi de ortaya çıkan ürün el emeği olduğu için marka değeri, prestiji yükseliyor.
Sınırlı Sayıda Üretim
Bu yüzden son yıllarda, sınırlı sayıda üretilen ve özel tasarımlara sahip ürünlerin popülerliği çok arttı. Yüksek kaliteli malzemelerden özenle tasarlanmaları; seri üretime kıyasla daha fazla zaman ve emek harcanması, benzersiz olması tüketicinin gözünde ürünün marka değerini de arttırıyor. Ayrıca ürünün kişiselleştirilmesi ürüne sahip olan kişide kendi özgün tarzlarını yansıtmaları için de fırsat tanıyor. Özel tasarımları ortaya çıkaran modacılar gibi kullanıcılar da kendilerini özel, ayrıcalıklı hissediyor.
Sağlıklı Yaşamı Savun
Tüm bunların yanı sıra sınırlı sayıda üretimin çıkış noktasını da özellikle vurgulamak istiyorum. Küresel pazarın yarattığı tahribatın karşısına daha az üretim, daha az atık ve daha az çevresel etki vurgusuyla dikilen kişiye özel üretimin bu kadar popüler hale gelmesinde
Sürdürülebilir canlı yaşamına yönelik tehdit ve kaygılar da etkilidir. Tüketiciler, daha az üretim yapılması ve daha az atığın oluşması anlamına da gelen sınırlı sayıda üretilen ürünlere sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sunduğu için de sahip çıkmaktadır. Dünyanın sağlığı, her birimizin yaşamını tehdit eder şekilde kötüleşmişken moda dünyasının küresel aktörlerinin de buna kulak tıkaması pek mümkün gözükmüyor.
En içten sevgi ve saygılarımla…
Comments